İBB, Eyüpsultan Yeşilpınar’daki 50 yıllık mülkiyet sorununu çözdü. İBB şirketi KİPTAŞ’ın Bakanlar Konseyi kararı ile riskli Meydan ilan edilen bölgede yaptığı “Eyüpsultan Yeşilpınar Evleri”nin birinci etabı tamamlandı.
Depreme güçlü yeni konutların anahtarları “300 Günde 300 Proje” maratonu kapsamında, İBB Lideri Ekrem İmamoğlu’nun da katıldığı merasimle hak sahiplerine dağıtıldı.
“TÜM ENGELLEMELERE KARŞIN MESELELER ÇÖZÜLDÜ”
Törende konuşan İBB Lideri Ekrem İmamoğlu projenin 664 Hane ve 14 işyerinden oluştuğunu, 155 daireden oluşan birinci etabın sahiplerine teslim edildiğini anlattı. 192 Müstakil ünite ve 159 hak sahibiyle uzlaşma sağlandığını ve bütün engellemelere Karşın 18 ay içinde sorunun çözüldüğünü söyledi.
İmamoğlu “Tüm engellemelere Karşın meseleler çözüldü ve Eyüpsultan Yeşilpınar meskenlerinin o devirde temeli atıldı. İnşaatın başlamasıyla siyasi saiklerle müdahaleler devam etti. 6 ay inşaatlar durdurularak vaktimizden çalındı. Bugün sizlerin meskenini teslim ettiğimiz üzere buranın Aka bir kısmını da teslim edebilirdik. ancak Tüm bunlara Karşın ve Özellikle ekonomik zorluklara Karşın maliyetlerin neredeyse teğe üç arttığı bir ortamda insanların ceplerini koruyarak, bu artışlardan en az hatta hiç etkilenmemelerini sağlayarak bir süreç yönetildi” dedi.
İmamoğlu, sabit faizle, sabit taksitle insanları mesken sahibi yapmanın gururunu yaşadıklarını belirtti.
BİR VATANDAŞ REAKSİYON GÖSTERDİ
Konuşması sırasında İBB’den işten atıldığını söyleyen bir vatandaş “17 bin kişiyi işten attın, 45 bin kişiyi aldın. eşitlik diyorsun, hak diyorsun. karşılık ver bana” diye bağırmaya başladı. İmamoğlu da “Saygısız bir konuşma yapıyorsun. O denli olmaz. Beyefendiyi oturtun, konuşuruz kendisiyle. Sakinleşsin bir yerde, ne dediğini de anlamadım ancak Kıymetli değil” diye karşılık verdi. Salondaki diğer vatandaşlar alkışlarla İmamoğlu’na takviye verdi.
“MİLLETİ ÖNCELEMEDİKLERİ İÇİN SEÇİMİ KAYBETTİLER”
İmamoğlu, TOKİ üzere halk kuruluşların dar gelirlilere sabit taksitle konut sahibi yapmanın yolunu bulması gerekirken insanların Düş bile edemeyeceği kampanyalar düzenlendiğini söyledi. İstanbul’un nihayet 10 yılında halk çıkarını ve milletin hakkını öncelemeyi unutan bir Yönetim olduğunu vurgulayan İmamoğlu şunları söyledi:
“Kayıtlıdır, tescillidir. Milletin hakkını öncelemeyi unuttukları için 31 Mart’ta seçimi kaybettiler. Daha doğrusu 31 Mart’ta seçimi bizim milletimiz kazandı. Alışılmış bunu anlamak istemediler. ‘Biz nasıl seçim kaybederiz? Bu Muhtemel değil’ dediler. Bu sefer milletimiz 23 Haziran’da ‘böyle anlamazsan bu türlü anlatırız’ dediler.
Daha kuvvetli anlattılar. Vatandaşımız; ‘Sen çekil kardeşim kenara. Diğerleri yönetsin, sen seyret’ dediler. Bunlar seyretmemekte de ısrarlılar. Bir avuç insanın yönettiği değil, şeffaf bir biçimde milletimizin bereketli parasını en ahlaklı halde yönetme kararlılığı içerisinde olan bir idareye karşı her türlü hukuksuzluğu yapma konusunda da kararlılar. Her Vakit söylüyorum.
Gücümüzün farkında değiller. Zira seçimi Ekrem İmamoğlu kazanmadı ki be kardeşim. 16 milyon İstanbullu kazandı. Bunu anlamıyorlar. Daima birlikte kazandığımızı size hissettirmek istiyoruz. Bu türlü diyorum, ’16 milyon sana oy vermedi ki, yüzde 55’i verdi’ diyebilirler. Benim için onların gözünden bakmamanın ismidir bu. Benim için 16 milyon insan bir. Oy versin, vermesin.”
SEÇİM BAŞARISI İLETİSİ: BİR KAÇ ŞAHSA ENDEKSLENEMEZ
Bu Cin muvaffakiyetlerin kollektif muvaffakiyet olduğunu birkaç bireye endesklenemeyeceğini söyleyen İmamoğlu “Bazen bu Cin muvaffakiyetlerde herkes’ ben yaptım’ demek ister. ancak ben sözünü ben Fazla sevmem. Kolektif muvaffakiyettir bu. Seçim başarısı Alışılmış kâfi mi yetmez. Siyasete girdiğin birinci vakitlerde Mahallî idareyle ilgili değişimi ortaya koyma kararlılığını Anlatım ettiğim yıllarda, 2012 yılında bir sunum yapmıştım, partimin yetkililerine. Hiç unutmuyorum, sunumumun başlığı şuydu; ‘Seçilmek bir gün yönetmek beş yıl’ demiştim. temel olan seçilmeyle ilgili muvaffakiyet değil. temel olan Yönetim başarısıyla seçimin muvaffakiyetini taçlandırmaktır. Uğraşımız odur” dedi.
“MİLLET SLOGANA oy VERMİYOR”
“Milletin karşısına çıkıp slogan atmakla süreç yönetilemiyor” diyen İmamoğlu şöyle devam etti:
“Millet slogana da oy vermiyor açıkçası. Yönetici kümeye inanacak, güvenecek ve planlı bir biçimde süreci yönetim ettiğine kanaat getirecek. Lakin bu formda oy verir. Bu hususta milletimiz de maharetlidir. Motamot 31 Mart-23 Haziran ortasında gösterdiği gibi…
Milletimiz sakin dinler fakat gözünün içine bakar ve onun ne demek istediğini alır, kendi gönül ve vicdan köprüsünden onu geçirir ve genelde yanlış bir karar vermez.
Açıkçası Fazla tahlil okurum, Fazla rapor dinlerim, Siyaset bilimci dinlerim. lakin bildiğim bir şey var. Bizim milletimizden daha yeterli Siyaset bilimcisi dünyada Fazla az vardır. Hasebiyle milletimiz bir karar vermişse yanlışsız karar vermiştir.”
“DAĞ ÜZERE KARŞILARINDA DURACAĞIZ”
Yerel seçim sürecinin bu halde tahlil edilmesi gerektiğini Anlatım eden İmamoğlu şunları söyledi:
“İşte o Vakit yanlış yapmaktan Geri durur, haksızlığı ve hukuksuzluğu defterinizde tutmazsınız. Milletin kararını beğenmiyorsan sorunu vatandaşla değil Öbür yerlerde arayacaksın. Milletin kararına alerjisi olanlar seçimi iptal ettirip, İstanbul’u kaybettiğinde hüngür hüngür ağladığını söyleyenler, tuhaf beşerler bunlar.
Açıkçası ben de anlamakta zahmet çekiyorum. Dünya siyasetinde hatta ülke siyasetinde hiç rastlamadığımız numuneler bunlar. fakat 16 milyon insanın iradesini yok saymalarına asla müsaade vermeyeceğiz. Milletimizle Birlikte dağ üzere karşılarında duracağız. Asla onların Kötü emellerinin gayesine ulaşmasına fırsat vermeyeceğiz.
Dağ üzere duracağız zira burada milletin iradesini gasp etmek isteyenler yarın Türkiye’nin her noktasında Yeniden milletin iradesini gasp etmeye devam ederler.
Bu millet tahakkümünün, iradesinin kendisinden diğerine vermemeyi en nihayet İstiklal Savaşı’nda kararını verdi. Hepimizin meskenlerinde, dedeleri, nineleri, şehitleri, gazileri var. Bu yoldan asla dönmezler. Bunu buradan duyuruyorum, bilsinler.”
“SAÇMA SAPAN İŞLERE BAŞVURUYORLAR”
İmamoğlu “Akıl ve vicdanı kaybedince, eşitlik hissini kaybedince, vatandaşının hizmet alması önceliğini ruhundan yitirirse saçma sapan işlere başvurur oluyorlar. Her muvaffakiyet, her düzgünlüğün, her işin mimarı kendisi olduğunu düşünmeye başladıklarında Sıkıntı orada başlıyor” dedi.
“HANİ ECDAT YADİGARI”
İmamoğlu konuşmasında SÖZCÜ’nün gündeme taşıdığı Beşiktaş Yıldız Parkı yakınındaki 2. Abdülhamit tarafından yaptırılan Orhaniye Kışlası’nın bir kısmının Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından lüks Hane imarına açılmasına da reaksiyon gösterdi.
İmamoğlu şu tabirleri kullandı:
“2. Abdülhamit o Devre kışlayı Orhan Gazi’ye atfen yaptırıyor. Tüm padişahlar hepimizindir. Osmanlı İmparatorluğu hepimizindir. fakat bugünün iktidarı Özellikle Abdülhamit Han’ı yalnızca kendilerine ilişkin zannederler. Tezleri o denli açıkçası. Ve bu türlü davranırlar ve ona Fazla hisli olduklarını Anlatım ederler.
Ama hassasiyet nereye kadar bunların defterinde biliyor musunuz? Rant kapısına kadar. Rantı gördüler mi Tüm hassasiyetler gidiyor. Ne yaptılar? Abdülhamit’in tarihi Orhaniye Kışlası’nın bulunduğu alanı imara açtılar. Hem de Etraf Şehircilik Bakanlığı’nın kararıyla. Tescilli kültür varlığının olduğu alanda lüks Hane yapacaklar.
Peki hani ecdat? Hani ecdat yadigarı? Taksim Seyahat Parkı’nda kışlayı yapacağım diye milleti, ortalığı ayağa kaldırdın. Can aldınız can. Canlar gitti orada. Ufacık çocuklarımız öldü. Bunun altından nasıl kalkacaksınız? Gencecik insanları kaybettik.
Abdülhamit’ten yadigar kışlada Hane yapacaksınız. Milletimizin bir Lahza Evvel bu akıldan, bu zulümden kurtulması lazım. İstanbul’a nasıl ihanet ettiğinizi bir Fazla sefer itiraf ettiniz. ancak hala gözünüzü kupon yerlerden Geri tutamıyorsunuz. Gözünüz doysun sizin. Vallahi gözünüz doysun sizin. Ayıptır. ancak doymadığını da görüyorum.”
“YOLCUDUR ABBAS BAĞLASAN DURMAZ”
Müjdeli bir haber vereceğini söyleyen İmamoğlu “ Yapamayacaklar, açıkçası yolcudur Abbas bağlasan durmaz. Bu cennet vatanın tapusu hepimizin. Cumhuriyet, bu cennet vatanın tapusuna eşit hak sahibi yaptı. Bu konutu daima Birlikte ayağa kaldırmalıyız. Dönüşüm süreci başladı. kimi umutsuz cümleler duyuyorum. Umudunuzu asla yitirmeyin. güç olanı yapacağız, mecburuz. Tevfik Fikret’in hoş bir kelamı var; ‘Zafer biraz da hasar ister’ der. Evet hasarımız Mevcut lakin hasarı büyütmeden bu bir avuç insanı göndereceğiz” diye konuştu.
ÖNCEKİ KİPTAŞ İDARESİ ARAZİYİ SATIŞA ÇIKARMIŞTI
KİPTAŞ genel Müdürü Ali Kurt da konuşmasında, Eyüpsultan Yeşilpınar Konutları’nın yapılış sürecine dair ayrıntılar paylaştı. Kurt’un verdiği bilgilere nazaran; Mülkiyeti KİPTAŞ’a ilişkin olan 487 ada 12 parsel, çarpık yapılaşma ve dayanıksız Bina stoku nedeniyle, 2016 yılında Bakanlar Şurası tarafından riskli Meydan ilan edildi.
Arsa, evvelki KİPTAŞ idaresi tarafından 14 milyon 227 bin lira bedelle satışa çıkarıldı. 2019’da vazifeye gelen İmamoğlu başkanlığındaki yeni idare, satış kararını iptal ederek yerinde dönüşüm projesi için çalışmaya başladı. 2 Aralık 2019 tarihinde mahallede “Uzlaşma Ofisi” açıldı. Mukavelelerde imza etabına geçildi.
Anlaşma sağlanan vatandaşlar birer birer riskli yapılardan tahliye edildi. Taşınma ve kira yardımları yapılmaya başlandı. Gerçekçi ve somut bir tahlil ile uzlaşma süreçleri 18 ay içerisinde tamamlandı. Yüzde 60’ı yeşil alandan oluşan, çocuk parkları ve toplanma alanları bulunan Aleni bir site tasarlanacak. Proje kapsamında kreş, kütüphane ve aile sıhhati merkezi yapılacak. bütün alanlar, duvarların arkasında kalmayıp Eyüpsultan Yeşil Pınar Mahallesi’ndeki herkese Aleni olacak.
ANAHTARLARI HAK SAHİPLERİNE TESLİM ETTİ
Konuşmaların akabinde İmamoğlu, hak sahiplerinden Hayrullah Türkoğlu ve Gülsün Kırma’ya anahtarlarını teslim etti. Anahtar teslim merasimine CHP milletvekilleri Turan Aydoğan, hür Karabat, Gökan Zeybek, Beylikdüzü Belediye Lideri Mehmet Murat Çalık, Sarıyer Belediye Lideri Şükrü Genç de katıldı. İmamoğlu ve beraberindeki heyet, hak sahibi ailelerle anı fotoğrafı çektirdi.
Yorum Yok