Hollanda da bir marketin kasap reyonunda çalışan Hüseyin Hatipoğlu, 22 Nisanda Oosterhout kentinde içinde bulunduğu arabanın yaptığı kazada ağır yaralandı. Kaldırıldığı hastanede yapılan tetkiklerde beyninde hasar oluştuğu belirlenen Hatipoğlu, ağır bakıma alındı. 5,5 ayın sonunda tabipler, ailesine “Hastanede yapılacak her şey yapıldı, bakımevine gidilecek. Hüseyin Sıkıntı çektiği için ötenaziyi düşünün” dedi.
Aile, ötenazi teklifini kabul etmeyince tabipler, hastanede misyonlu imamı ikna etmesi için görevlendirdi. Lakin aile, Hatipoğlunun yaşayacağına inandıklarını belirterek 5 Ekim’de Türkiye’den yardım istedi.
Bürokratik süreçlerin akabinde 20 Ekim’de Türkiye’den havalanan ambulans uçak, bir gün sonra Hüseyin Hatipoğlu ile annesi Nurcan ve ablası Sena Hatipoğlu’nu alarak İstanbul’a getirdi. Başakşehir Çam ve Sakura kent Hastanesi’nde tedaviye alınan Hatipoğlu, iki gün Evvel de memleketi Kahramanmaraş’taki Necip Fazıl kent Hastanesi’ne sevk edildi.
‘UZUN PERİYODİK BİR TAKİP lakin UMUTSUZ DEĞİLİZ’
İl sıhhat Müdürlüğü halk Hastaneleri Lideri Dr. Sedat Köroğlu, Hüseyin Hatipoğlu’nun sıhhat durumunun Fazla Üzücü olmadığını ve uzman tabipler tarafından da Daimi takip edildiğini belirterek, “Hastamız palyatif servisimize alındı. Şu Lahza genel durumu orta diyebiliriz, takviye tedavisini veriyoruz. Bu etapta takviye tedavisini verip, hastayı ve yakınlarını biraz eğitip muhakkak bir düzeye getirmeyi hedefliyoruz. Uzun periyodik bir takip, Fazla kısa sürmeyecek ancak umutsuz değiliz, Daimi uzman tabiplerimiz takip ediyor. İnşallah daha güzel haberler vereceğiz hastamızla ilgili” diye konuştu.
.
‘ÖTENAZİ UYGULAMAK İSTEDİKLERİNİ SÖYLEDİLER’
Sena Hatipoğlu, Hollanda’da kardeşinin şuuru Aleni olduğu halde tabiplerin ötenazi teklifinde bulunduğunu söyledi. Kardeşinin yaşaması için Türkiye’den yardım istediklerini belirten Sena Hatipoğlu, süreci şöyle anlattı:
“Ötenazi uygulaması bir hayatı sonlandırmak, bunun hakikat olduğunu düşünmediğimiz için Türkiye’den yardım talebinde bulunduk. Türkiye’den yardım talebi istedikten sonra ambulans tayyare gönderdiler, 21 Ekim’de Türkiye’ye dönüş yaptık. Tedavisi İstanbul’da başladı, daha sonra memleketimize gelmesini, burada tedavi görmesini istedik. Kuralların da Müsait olduğunu söylediler. Birinci etapta konsolosluk bizim talebimizi Olumlu karşılamadı. Daha sonra Hariç işleriyle bağlantıya geçmiştik ve onlar da bize gereken dayanağı vereceğini ve yanımızda olacaklarını söylediler. Tabi bizim yanımızda olduklarını bildiğimiz için birinci başta Fazla rahatladık, ruhsal manada Fazla kuvvetli bir süreç yaşadık. Bize dayanak verip yanımızda oldukları için de Fazla memnunuz. Bakım olarak Hollanda hükümetinin dayanağı çok düzgündü lakin uygulama olarak da kendilerinin yalnızca düzgünleştirmeye yönelik değil de ötenazi tabanlı sıhhat sistemleri olduğundan Dolayı hastayı vefata terk ediyorlardı. Bizim Türkiye’de de hastayı güzelleştirmeye yönelik bir uğraş olduğundan Dolayı Türkiye’ye gelmek istedik.” DHA
Yorum Yok