MHP genel Lideri Devlet Bahçeli, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı hasebiyle bir Tebrik bildirisi yayınladı. Bahçeli’nin bildirisi şöyle:
* “Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basması, elbette tam bağımsızlık meşalesini tutuşturan birinci kıvılcım, vatanın kurtuluşuyla Bir arada Türkiye Cumhuriyeti’nin kurum istikametine atılan birinci adımdır. Türklüğün makus talihi, 104 Yıl evvel Samsun kıyılarından Anadolu’ya dalga dalga uzanacak çaba ruhuyla değişmiştir. Türk milleti, kutlu varlığına ve tarihi haklarına yüksek bir fedakârlık ahlakıyla sahip çıkmış, bu kapsamda Biricik taraflı ve aleyhe işleyen müzakere ve mütareke dayatmalarını yürekle reddetmiştir.
“TÜRK MİLLETİ, KARANLIĞIN EN KOYU ANINDA, PARLAK GELECEĞİNİ HAYALDEN GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRMÜŞTÜR”
* ulusal Çaba, sırf silahla, sadece sahnelenen kahramanlıklarla, sadece ‘ölürsem şehit kalırsam gazi’ anlayışıyla değil, asırlara sari akılla, ehil siyasi hareketlerle, emsalsiz stratejik kararlarla, kuşkusuz sabrın ve sebatın imkanlarıyla kazanılmıştır. Samsun’dan itibaren muazzam bir heyecanla yakılan ulusal Uğraş ateşi, her şeyden evvel, hatırı sayılır bir vaktin mahsulü olan fikri demlenme ve hazırlık sürecinin imrenilecek sonucudur. Bu vesileyle tecessüm eden ulusal direnç, Amasya Genelgesi’yle yol haritasını çizmiş, Sivas ve Erzurum Kongreleriyle demokratik Güç devşirmiş, 23 Nisan 1920’de de TBMM’nin açılmasıyla birlikte maşeri vicdanda kök salmıştır.
* 19 Mayıs 1919 tarihi ile gelişen ve genişleyen olaylar zincirini müteakiben, ümitsizliğin seline kapılmış ulusal davalar dirilmekle kalmamış, istiklal ve Gelecek namusu cansiperane halde müdafaa edilmiştir. Türk milleti, karanlığın en koyu anında, parlak geleceğini hayalden gerçeğe dönüştürmüştür. ulusal Caba’nın kaynak ve kuvveti, zulme ve zillete duyulan yasal öfkeyle temellenmiştir. Müstevliler sayıca, siyaseten ve teknolojik imkanlar bakımından ne kadar avantajlı olsa da milletimiz, hasımlığa imanıyla direnmiş, Son hakkını çiğnetmemiş, Haysiyet ve haysiyetine leke düşürmemiştir. Bu tarihi ve ulusal hakikatin dayandığı prensipler, 19 Mayıs 1919’un ilham ve prestijiyle tezahür etmiştir.
“KAMUOYUYLA GÜN ÇOK TALEP LİSTELERİ PAYLAŞANLAR, ULUSAL VE AHLAKİ KIYMETLERE Aksi DÜŞEN FIRSATÇILARDIR”
* En başta Aziz Atatürk olmak üzere ulusal Gayret kahramanları, emperyalizmin insafına sığınmayı akıllarından dahi geçirmemişlerdir.
* Siyasi Menfaat uğruna, sadece makam ve mevki tutkusu ismine yabancıların kontrol ve denetimine girmek, dün olduğu üzere bugün de zillet olarak anılmıştır. Son Türk milleti, hiçbir Vakit zillete kapılmamıştır. ulusal ve manevi bedellerden nasiplenmemiş çarpık zihniyetlerin, vatan ve beka pahalarını sıkışınca hatırlayanların, üstelik 104 Yıl Evvel karşımıza geçen zalimlerin bugünkü temsilcileriyle yol yürüyenlerin, 19 Mayıs’ın mirasından alacakları Biricik bir Üleş olamayacaktır.
* Doğrudur, bu aziz vatan sokakta bulunmamış; fakat sokak mantığına, hatalıların keyfine, menfur emellere, terör gayelerine de asla bırakılmayacaktır. Bunun garantisi hem Türk milleti hem de geleceğimizin tesellisi ve mükafatı Türk gençliğidir. Türkiye Cumhuriyeti pazarlıkla, lütufla, ikramla, siparişle kurulmamıştır. Lakin bu biçimde de Türk ve Türkiye Yüzyılı’nın önüne geçilemeyecek, ket vurulamayacaktır. Olmayan siyasi gücünü varmış üzere gösterip siyaseti Beygir pazarına çevirenler, kamuoyuyla gün çok talep listeleri paylaşanlar, İçten olmadığı üzere ulusal ve ahlaki bedellerle Aksi düşen fırsatçı acizlerdir.
“TÜRK MİLLETİNİN KUTUPLAŞMAYLA GEÇİRECEĞİ BİR SANİYESİ BİLE YOKTUR”
* 19 Mayıs 1919’un Fikir dinamiği, Türk milliyetçiliğidir. Gerçekten Türk milliyetçiliği, her türlü tasallut ve tahrikten Irak halde istikrara, istiklale ve istikbale bir Defa daha kucak açıp yol verecektir. Türk milliyetçiliğinin temeli, millet ve vatan sevgisidir. Bu sarsılmaz ve tartışılmaz sevgi üzerinde sinsi sinsi pazarlık yapma telaş ve teşebbüsleri, iflah olmaz bir ahlak ve mensubiyet krizi olarak değerlendirilmelidir. Türkiye’nin krize değil, kucaklaşmaya gereksinimi vardır. Türk milletinin kutuplaşmayla geçirecek bir saniyesi bile yoktur. Bu nedenle vakit, 85 milyon Türk vatandaşımızın Biricik Yürek olma vaktidir. Cumhur herkestir, hakikaten herkes eşittir Türkiye’dir.
* ‘Devlet ve milletiyle daima Birlikte ve her şeyden Evvel Türkiye’ takdir ve tercihi mutlak surette öne çıkmalı ve öncelik almalıdır. Gün, 19 Mayıs 1919’un unsurlarında omuz omuza buluşma günüdür. ulusal birlik ve kardeşlik inancıyla Cumhuriyet’in yeni yüzyılına Türkiye mühür vuracaktır. Mehmetlerimize kurşun sıkanlarla el ele tutuşanlar siyasetin konusu değil, ulusal Emniyet meselesidir ve bunlar, 19 Mayıs’ın harika duruşunu idrakten büsbütün yoksunlardır. Ayrıyeten ve maalesef demokrasiyi ağızlarından düşürmeyenlerin milletimizin sandıkta tecelli eden iradesine hakaretler yağdırması, Özellikle depremzede vatandaşlarımıza küfürler savurması, affedilemez bir alçaklıktır. Böylesi bir vandallığı görmezden gelmek imkansızdır.
“TÜRK VE TÜRKİYE YÜZYILI, TÜRK GENÇLİĞİNİN İRADESİYLE TIPKI BİR BAYRAK ÜZERE YÜKSELECEKTİR”
* Milletimizin özgür iradesine Cenk açanların despot ve tahammülsüz oldukları artık netleşmiştir. Bu anti-demokrat halin hesabını soracak da Yine milletimizin ta kendisidir. Açıktır ki Türk gençliği, her şeyin farkında ve şuurundadır. Gençlik gözbebeğimiz, istikbal inancımızdır. Niyazım odur ki Türk gençliği, evvelemirde varoluş haklarına, Canlı maksatlarına, tertemiz prensiplerine, dünyada isminden Laf ettiren ülkesine sonuna kadar dayanak verecektir. Türk ve Türkiye Yüzyılı, Türk gençliğinin iradesiyle tıpkı bir bayrak üzere yükselecektir. Bugünün gençliği, geleceğin ulusal serveti, birebir vakitte ulusal erdemidir. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı münasebetiyle Türk gençliğini kutlama ediyor, Bir arada Fazla daha kuvvetli olduğumuzu Anlatım ediyorum.
* Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği üzere; ‘Ey Türk istikbalinin evladı! İşte bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.’ Bu his ve niyetlerle 19 Mayıs 1919’un 104’üncü Yıl dönümünde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, kurucu kahramanları, aziz şehitlerimizi şükranla, minnetle ve rahmetle anıyor, aziz anıları önünde tazimle eğiliyorum.” ANKA
Yorum Yok