İYİ Parti genel reis Meral Akşener, bugün Fox Tv’de Başkanlar Fox’ta programına konuk oldu.
Akşener Cumhur İttifakı’nın kuvvetli olduğu vilayetlere ait kendisine yöneltilen soruya şu yanıtı verdi:
“Bunlar Sivas, Elazığ, Malatya üzere şark Anadolu’nun dini hassasiyeti Fazla yüksek yaşadığı vilayetler, Karadeniz’in bir kısmını de iç edersek şayet, oralarda 2018 ile mukayese ettiğimde iki ile çarpılmış bir ilgi ilgi görüyorum. Biz Mansur Beyefendi ile geziyoruz oraları. YETERLİ Parti genel Lideri olarak CHP yöneticilerinden rastgele bir yardım istemiyorum, gerçeği görebilmek için. enteresan bir biçimde o bölgenin AKP’ye üst üste birçok seçimde oy vermiş, Özellikle bayanlarda inanılmaz bir devinim var. İçten söylüyorum şaşkınım. Zira, yorulmuyorlar. Biz iki şahıs konuşuyoruz. Mansur Beyefendi birçok şe anlatıyor, sonra ben çıkıyorum ve beşerler yorulmuyor. Tam Aksine canlılık sürüyor, şaşırtan beni o. Üç yıldır esnaf geziyorum; 20 Ocak 2020’de yola çıktığımda, Antalya’da birinci gittiğim dükkanlarda karşılaştığım AKP seçmeninin tavrı ile bugün AKP’den vazgeçmiş seçmenin tavrını görebiliyorum. anne nedeni iktisat lakin beşerler da yorulmuş. Artık, ben üç yıldır bir şey yaptım. O tutmuş. Esnaf için şuydu, esnaf için alıcı velinimettir. Aslında hepimiz için, seçmen velinimet olmalıdır… Kitle partilerinde amaçtaki, özne seçmendir. Onu dinlersiniz… Ondan sonra da tahlillerinizi üretirsiniz. O tahlilleri paylaşırsınız. Seçime kadar bunları yaparsınız. Seçimde de Tüm siyasi partiler, seçmenin gönlünü almak, sıkıntısına deva üretmek üzere deva üretirsiniz. Rekabetinizin öznesi hizmetinizdir. Türkiye, ayrım ettim ki uzun bir müddettir siyasetçiler Yan gelip oy almışlar. Yani, kutuplaştır, kolonize et, münasebetiyle iki böl kusursuz bir durum… Sesimizin duyulmadığı bir sistemde, ben bunu üç Yıl boyunca konuşa konuşa orada bir orta almışız. iktisat Fazla kıymetli. İktisattaki sıkıntıların duyulmaması Fazla değerli lakin bir de bu çatıştırma halinden bıkmış beşerler.”
“İLK sefer BİR SEÇİMDE BU KADAR VAAT VERİYOR SAYIN ERDOĞAN”
Akşener, vatandaşların kutuplaşmasına ait şu açıklamayı yaptı:
“Çok kolay bir biçimde yıkılamaz ancak buradaki farkı anladı erişebildiğimiz seçmen. Dikkat ederseniz, Sayın Erdoğan Yeniden küfrediyor, Yeniden hakaret ediyor, Yeniden bir sürü şey yapıyor fakat inanılmaz da bir vaat veriyor. Birinci defa bir seçimde bu kadar vaat veriyor Sayın Erdoğan. Vatandaşın onu beklediğini ayrım ettiler. Buradaki değişimle bir Biricik ben yaptım desem ayıp olur; değişimde Pay sahibiyim ben. Hakikat Yol Partisi’nde başladığım siyasetin bende bir alışkanlığı…”
“NE KISMETLİ KADINIM”
Cumhur İttifakı’nın vaatlerinde devlet gücü kullanılıp kullanılmadığın ait soruya Akşener şu karşılığı verdi:
“Devlet gücü elbette kullanılıyor. Biz bunlara alıştık; Özellikle 2017’deki referandumdan sonraki seçimlerde bunlar Aka bir güçle üzerimize geldi. Hasebiyle yargısı ile geldi, hukuku ile geldi… ancak 2019’dan beri bu ülkede bir şeyler değişti. Devlet gücü kullanılıyor bu ortada bunu bir tehdit ögesi olarak kullanıyor. Yani, TOGG hepimiz almak zorundayız; alalım da yanlış hatırlamıyorsam sokakta 4 TOGG var. Artık, eleştirilmiyor bu türlü şeyler, hepimiz alkışlamaktan öldük. Arkadaş, sen bunu yapmak zorundasın. Benim param ile yapıyorsun. Onu denetleme hakkım Mevcut benim. Seçmen olarak vatandaş olarak söylüyorum. Biliyor musunuz Gabar’a beni gömecekti, Cudi’ye de Sayın Kılıçdaroğlu’nu. Artık o mezar kazılırken petrol bulundu. Ne kısmetli bayanım. Sayın Kılıçdaroğlu’nun mezarı kazılırken, Cudi’den bakalım ne çıkacak?”
“15 MAYIS SABAHINDAN İTİBAREN…”
İktidar tarafından yapılan hizmetlerin denetlenebilirliğine ait ise Akşener, şunları dedi:
“Siyasetin denetleme aracı, Meclis’tir. Benim Davet edildiğim lakin gidemeyeceğim her yere benim adıma milletvekillerin Küme lideri olan Sayın Tatlıoğlu’nu gönderiyoruz. Bir küskünlük yok. Söylemek istediğim şey şu, buna ne kadar Nakit harcandı, AR-GE’si ne oldu, hangi mühendisler çalıştı üzere soruları sorduğunuzda vatan hainisiniz. Şu kelamı verebilirim ben size, 14 Mayıs akşamından itibaren 15 Mayıs sabahından itibaren denetleme dediğimiz sistem devreye girecek.”
“ÖNCELİK GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEME GEÇİŞ”
14 Mayıs’tan sonra birinci yapılacak aksiyon planını Akşener, şöyle açıkladı:
“Biliyorsunuz, bizim üç metnimiz var. Birincisi, bu güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş. Yani altı siyasi partinin birlikte çalışıp, sonra kamuoyu ile paylaştığınız varsa birtakım düzeltmelerin yapılabileceği güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş yol haritası. Bu en kıymetlisi. Zira, Sayın Erdoğan’ın yanlışlıklarını söylüyoruz ancak bunları bu hale getiren bu ucube sistem. Bu sistemi bırakmaya canları istemiyor. Sonra, altı siyasi partinin bir ortaya gelip yaptığı bu somut bahislerle ilgili Muallim tayininden köy okullarının açılmasına kadar ortak siyasetler mutabakat metnimiz var. İkincisi de bu, Önemli bir metin bu; 2800 unsurluk falan bir şey.
“100 BİN ÖĞRETMEN TAYİN EDECEĞİZ”
Derhal bir ay içerisinde 100 bin Muallim tayin edeceğiz. 20 bin civarında kapalı köy okulu var, bunun 11 bini derhal açılabilir durumda; Ufak bir tadilat ile Tüm köy okulları açacağız. Ondan sonra 150 bin öğretmeni derhal tayin edilecek. Tarımda; Besin güvenliğinin beka sorunu olduğunu öğrenmiş olduk. cet tohumlarından tutun, havza bazlı üretime gelin, gençlerin köylerde üretim yapmasına teşviki için her türlü şeyi ortaya koyacağız. Bir aile köyüne dönüp, toprağını işlemeye başlayınca onların 5 Yıl boyunca SSK ya da BAĞ KUR’larını devlet olarak biz ödeyeceğiz. Mazot, elektrik, yem ve ilaç da 20 ile 30 ortasında indirim yapacağız.”
“BİZDEN SAYIN BİLGE YILMAZ İLE SAYIN BİROL AYDEMİR’İ GÖREVLENDİRDİM”
Millet İttifakı’nın iktisat siyasetlerini yönetecek takımlarına ait soruya Akşener, şunları dedi:
“Sayın Kılıçdaroğlu ile bir telefon görüşmesi yaptık, üç dört gün oluyor. Bana dedi ki ‘Siz iki kişi, biz Selin Sayek Böke ile Faik Öztrak’ı görevlendiriyorum. öteki siyasi partileri arayacağım, ikişer şahıs onlar da versin. Bu arkadaşlar bir ortaya gelsin, nihayet durumu kendi ortalarında göz geçirsinler’ dedi. Bizden Sayın Bilge Yılmaz ile Sayın Birol Aydemir’i görevlendirdim. Onlar bir ortaya geleceklerdi, nihayet durum hakkında nitekim bir bilgim yok. lakin Sayın Kılıçdaroğlu’nun Şampiyon Ligi’ndeki beşerler onlar. Onlarla ilgili bir durum Mevcut ancak yarın çıkacaklar mı inanın bilmiyorum. Milletvekili olan hiçbir arkadaşımız bakan olmayacak, o denli de karar aldık. Dolayısı ile Birol Beyefendi ile Bilge Bey’i gönderiyorum. 12 şahıs bir ortaya gelecek.”
“KAÇ MİLLETVEKİLİ LİSTELERDE BEN ONU BİLMEM. SORMAK AYIPTIR”
Millet İttifakı’nın 14 Mayıs’tan sonra iktidara geldiğinde bakanlık dağılımına ait Akşener, şu açıklamayı yaptı:
“Koalisyon görüşmelerini bilen bir beşerim. O masada da Biricik şahıs benim. Ben iki koalisyonunun kuruluşunda arka kapı diplomasisini yürütenlerden birisiydim ve DYP-SHP, koalisyonun da içinde DYP’li bir vatandaş olarak, bir siyasetçi olarak gördüm orayı. Tüm bu ortak şeyler, yaptığımız her türlü çalışmaların altına imza attığımız andan itibaren o partinin kelamıdır. O imzaların her biri konseylerimizde alınan kararlar ile atılır. Münasebetiyle onlar hepimizin. 14 Mayıs akşamı, bizim haricimizde öteki 4 parti CHP listesinden girdi. CHP ile biz millet İttifakı olarak kendi logosu ile giren iki siyasi partiyiz. Kaç Milletvekili alındı, kaç Milletvekili listelerde ben onu bilmem. Sormak ayıptır.
“BİZİM AÇIMIZDAN İKTİSADA DAİR BİLGE BEYEFENDİ, YÖNETECEK”
Biz, 16 – 17 vilayette birlikte giriyoruz. Seçim olacak, kaç Milletvekili çıkarılacak, kaç oy alınacak bu bu iki parti ortasında hesaplanır. Ondan sonra da oturursunuz, görevlendirmeleri çalışırsınız. Hasebiyle, Hazine Bakanlığı birindeyse, Maliye öbüründe olur. eşitlik Bakanlığı birindeyse, İçişleri birinde olur. Bunları hiç konuşmadık. Yıllarca yapılan tarz bu. Hasebiyle somut bir şey konuşulmadı fakat bizim açımızdan iktisada dair Bilge Beyefendi, yönetecek.”
“EN AZ YÜZDE 50 ZAM”
Emeklilere, memurlara, emekçilerin maaşına ait Akşener şu açıklamayı yaptı:
“Ocak ayında arkadaşlarımız çalışmışlardı ve bu artırımın yüzde 55 olması gerektiğini söylemişlerdi. O kadar yapılmadı. Artık tekrar çalıştı arkadaşlarımız ve en az yüzde 50 olmak üzere Temmuz başında, o artırımın o formda yapılması gerektiğini söylemişlerdi fakat sayılar nereye vardı, yıkıntı devralacağız edebiyatı da yapmayayım fakat hiçbir bilgimiz yok. Öğrenmeye çalışıyoruz. Nerede ne var, sorun ne kadar derinleşti diye. Hasebiyle o sayılara nazaran bunun revize edilmesi gerekiyor lakin Temel amacımız şu. Kimsenin açta ve açıkta kalmadığı, yalnızca çocuklar değil; Ebeveyn ve babalar da açıkta yatıyor. Taban fiyatı Tüm bunlarla tekrar hesaplayacaksınız, enflasyon ile alakalı hesaplayacaksınız. TÜİK daha dürüst bir hale gelecek. Hem memurun, hem emeklinin hem işçinin aklınıza gelen taban ücretlinin Türkiye şu anda yanlış hatırlamıyorsam yüzde 50’yi geçen bir halde taban ücretlilerin çalıştığı bir ülke. Emekliye artırım yaptılar 7 bin 500 liraya. Emekli maaşı alanlar da 7 bin 500 lira oldu. Tüm her şey, buna eşitleniyor. Biz yoklukta eşitleniyoruz.”
“HER ŞEYDEN evvel YARGININ MÜDAHALE EDECEĞİ BİR SUÇ…”
Akşener; CHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Mesul genel reis Yardımcısı Muharrem Erkek’in, İçişleri Bakanlığı’nda Enlem bir seçim takip sistemi kurulduğunu tespit ettiklerini tarafındaki açıklamasının anımsatılması üzerine şunları söyledi:
“Kaymakamlar, valilerin Aka bir çoğunluğu AKP’nin ilçe başkanlığı makamı olmakla Birlikte bu ülkenin yetiştirdiği elbette her bakanlıkta bu ülkenin hafızası üzere kalmış hakikat dürüst bürokratlar da var. Bu arkadaşın bakanlığı devrinde AKP’liler polis dövdü. Bu arkadaşın bakanlığı devrinde polis, AKP’li olmayan insan dövdü. Bu türlü bir saçmalık var.
Polislerimizi politikler dövmeyecek, vatandaşlar dövmeyecek, tokatlamayacak. Polis müdür çıkıp ‘hazır ol’da, gençlik kolları lideri yanında güvenlik müdürü kalkıp ‘hazır ol’da selam durmayacak. ancak polis de hukuka uygun, adaletin yargının Müstakil olduğu bir sistem içinde vatandaş polis ilgisi kuracak.
Bunu neden söyledim, bu kaymakamlar için de valiler için de geçerli. O denli bir şey Mevcut ki İçişleri Bakanı’nın ya da Öbür bir bakanın yanlış bir talimatı verdiğinizde uygulamama hakkı vardır. Yazılısını ister; yazılısı da hukuka muhalif ise onu da uygulamama hakkı vardır ve siz onu misyondan aldığınızda mahkeme iade eder. Tüm bunlar ortadan kalktı. Yargı devreden çıkınca bu bu türlü oluyor. Bu arkadaş, canını istediğini yapabilir. Bu kabahat. fakat bu hata, her şeyden evvel yargının müdahale edeceği bir kabahat.
“BÜTÜN Sorun BİR RUHSAL HARP”
Bütün Sorun bir ruhsal harp. Bir taraftan bizlerle ilgili, bir taraftan Sayın Erdoğan’ın gözüne girme gayreti var. lakin İstanbul örneğinden kimse korkmasın. Tüm abidik gubidikler, Tüm hileler sandığın başında olur. Onun için de millet İttifakı’nın iki partisi olarak biz oraya insan verebiliyoruz. Bizim arkadaşlarımız orada, tıpkı İstanbul’da olduğu üzere Yaş tutanaklar Ham olsaydı 13 bin 500 ayrım kalıcı olamazdı. Ne yaptılar? İptal ettiler. İptal edince ne oldu? 805 bin ayrım attı. Yani AKP’Li seçmen de oy verdi. Artık bu millet, iradesine el uzatmaya uyuz olur. Onun için biz darbelerden Fazla süratli çıktık. Onun için paşaların işaret ettiği yere değil, tam Aksine verildi. O ‘darbeci’ diyerek iradeye el uzatıyor. Artık vatandaşın iradesine siz vuruş dediğiniz andan itibaren, kendi partinize oy vermeyenleri hain, terörist, vatan haini, işgalci dediğiniz andan itibaren ötesine gidiyorsunuz demektir. Bu olağanlık değil. Bunların cezai ehliyetleri yok.”
Yorum Yok