Filyos Çayı’nın Yeşilköy mevkisinde 26 Mart’ta, sefer yapan şimendifer makinistinin ihbarıyla bölgeye gelen gruplar, çayda Jeannah Danys Dinabongho Ibouanga’nın cansız vücudunu buldu. Kuşkulu vefatın akabinde polis soruşturma başlattı. Cesedinde kimi morluklar olan Dina’nın Nakit karşılığı cinsel ilgi talebi içeren iletiler aldığı, annesine Karabük’ten gitmek istediğini söylediği ses kayıtlarıyla çıplak ayak koştuğu kamera imgeleri ortaya çıktı.
Güvenlik kamerası manzaralarını inceleyen gruplar, Dinabongho’nun anne yolda arabadan indikten sonra koşarak çalılık alana gittiğini, bir mühlet sonra ise arabanın Geri döndüğünü ve şoförünün çalılık alana ilerlediğini tespit etti. Soruşturma kapsamında 3’ü Gabon asıllı, 8 şahıs gözaltına alındı. Şüphelilerden 5’i savcılık sorgusunun akabinde hür bırakıldı. Mahkemeye sevk edilen şüphelilerden İ.Ç. ile S.Ç. isimli Denetim kaidesiyle özgür bırakılırken, 4 Kez gözaltına alınıp hür bırakılan Dursun A. ise tutuklandı.
Dina’nın cesedi soğutma yetersizliği sebebiyle Karabük’ten İstanbul İsimli Tıp Kurumu’na gönderildi. Aileyle Birlikte İstanbul İsimli Tıp Kurumu’na gelen Gabon Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği ve ailenin avukatı Kerim Bahadır Şeker, ikinci Defa otopsi raporu alınması gerektiğini belirtti. Soruşturmada Sır perdesi hala kalkmazken, polis ve jandarma takımlarının titiz çalışmaları ise devam ediyor.
‘KEŞKE ARKADAŞLARIYLA BU TÜRLÜ TANIŞMASAYDIK’
Dinabongho’nun ailesi Gabon’dan Karabük’e geldi. Aile, 2 gün boyunca kentte, Asayiş Şube Müdürü ve soruşturma savcısıyla görüşüp kızlarının arkadaşlarını dinledi. Aile, olayın yaşandığı yerleri de gözlemledi. Savcının kendilerine Fazla uygun davrandığını belirten baba Guy Serge Ibouanga, “Kızımızın eşyalarını almaya arkadaşlarının konutuna gittik. Onlarla tanışıp kim ne biliyorsa teker teker fikirlerini aldık. Keşke onlarla da bunun için tanışmasaydık. Arkadaşları olarak tanışsaydık. Onlarla bu formda tanışmak üzücü oldu” dedi.
‘YAŞASAYDI DOĞUM GÜNÜNÜ KUTLAMAK İÇİN GELECEKTİM’
Sık sık gözyaşlarına boğulan Ebeveyn Jessica Sandra Makemba Panga, yeterli hissetmediğini belirterek, “Kendimi kısıtlanmış, etrafım sarılmış üzere hissediyorum. Bugünlerde, bu saatlerde kızımın yanına 18’inci doğum günü için gelmeye Laf vermiştim. Kızımın bugün canlı bir halde yanımda olması gerekirken, kızımın adaletinin peşinde olmaktan Dolayı hiçbir halde güzel hissetmiyorum” diye konuştu.
‘ÇANTASINI TAŞIDIĞIMDA ONUNLA BİRLİKTE HİSSEDİYORUM’
Kızının kıyafetlerini gördüğünde ağlamaya başlayan Panga, Dina ile ilgili, “Gabon’dayken de okulu Fazla severdi. Hastayken bile, ‘Okula gitme’ dediğimizde, ‘Okula gitmem gerekiyor’ diye yanıt veriyordu. Hayatı okul, kilisede dua etmek ve mesken ortasındaki üçgende geçiyordu. Okumayı seven bir kız olduğu için, burada okula gittiği çantayı taşıdığımda kendimi onunla birlikte, kızım yanımdaymış üzere hissediyorum. Okumayı Fazla seviyordu ancak okumak onun sonuna Sebep oldu” tabirlerini kullandı.
‘TÜRK DEVLETİNE GÜVENİYORUZ’
Savcıyla görüştüklerini anlatan Panga, şöyle devam etti:
“Dina’yı Geri getiremeyecek olsak da Dina’nın suçlularının adaletin önünde en ağır formda cezalandırılması için ellerinden geleni yapacağını, katilin ağır formda cezalandırılacağını ve morgda da elinin içindeki, başının üzerindeki vurma izi ve sırtındaki Aka bir siyahlıkla ilgili karşı rapor alınmasıyla alakalı talebimizi savcıya ilettik. Savcı, bu hususun takipçisi olacağına dair bize Laf verdi. Bizim de Türk Devletine itimadımız sonuna dek devam ediyor. Kızımın cinayetine dair sorumluların cezalandırılması için ailesi olarak takip etmeye devam edeceğiz.”
‘OLAYI İKİYE AYIRIYORUZ’
Gabon Büyükelçiliği avukatı Kerim Bahadır Şeker ise olayı Dina’nın ‘çıplak ayakla konuttan kaçması’ ve ‘arabaya bindiği’ kısım olarak ikiye ayırdıklarını anlatarak, “Kızın çıplak ayakla koşmasına Sebep veren, aklımızda Kuşku doğuran ve ağız birliği yapan arkadaşlarıyla alakalı şu Lahza bir kuşkumuz Laf konusu. Hususla ilgili soruşturmaya iç edilecek farklı isimlerin de olacağını ve farklı tutuklamaların da olacağını düşünüyorum, umuyorum” dedi.
AİLE, CİNSEL İLETİLERİ SAVCIYA ANLATTI
Dina’nın daha Evvel memleketler arası medyada bile gündeme gelen annesiyle yaptığı konuşmaları ve gönderdiği bildirileri şahsen savcıya gösterdiğini belirten Şeker, “Ses kayıtlarının neyle ve kimlerle alakalı olduğunu annesi kendi telefonunu çıkararak savcıya iletti. Evraka kaydedilmesi için verdi. Bu iletilerde kastedilenin kim olduğunu belgede İsim isim belirtti. Bunun devamında 10 bin lirayı kimlerin önerdiğini, cep telefonunu kimlerin Teklif ettiğini, kıza nasıl bir cinsel istismarda bulunulduğunu, ailenin teğe bir yaşadığı konuşmaları savcının aklında da canlandırmış oldular” diye konuştu. (DHA)
Yorum Yok