İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Lideri Ekrem İmamoğlu, kendisine takviye ziyaretinde bulunan İstanbul’daki cemevi derneklerinin liderleri, yöneticileri ve dedelerden oluşan heyeti, Saraçhane’deki İBB Meclis Salonu’nda ağırladı.
İmamoğlu, “Burada Öbür bir mevzuyu konuşmak, hatta İstanbul’un meselelerini tartışmak, paylaşmak, sizlerin Mevcut olan problemlerinizi birlikte dertleşmek isterdim, lakin hem şahsıma dönük yapılan bu tüzel müdahaleler -ki bunun özü, her ne kadar Ekrem İmamoğlu üzere gözükse de o denli değil- esasen milletimizin iradesine karşı Aka bir müdahaledir. Yapılan bu teşebbüsün sonuçsuz kalmasını daima Birlikte sağlamamız gerekir” dedi.
“2019’DA TARİH YAZDIK”
İmamoğlu şunları söyledi:
*İstanbul’da, Türkiye Cumhuriyeti demokrasisi ismine, daima Birlikte Aka bir tarih yazdık 2019 yılında. Ve bu kazanım, bugünkü umutların daha kuvvetli yeşermesine vesile olmuştur.
*‘İstanbul’u kaybeden, Türkiye’yi kaybeder’ diyen akla, İstanbul değil, Türkiye’nin bütününün ne kadar demokrasiye bağlı, hukuka dönük beklentisinin yüksek olduğunu ispat eden bir çabayı ortaya koyduk.
*Yani yalnızca bir seçim değil, seçimden öte haksızlığa, hukuksuzluğa karşı duruş, direniş prensibiyle devinim eden bir topluluğa dönüştük.
*Buna müdahale eden akıl, aslında kendisini, işte o 6 Mayıs’ta seçimi iptal ederken, bugünleri o günden göstermiş oldu. Yani bugün yapılan, bizi şaşırtmıyor. Sizleri de şaşırtmamalı. Bunun aslında süren bir gayret olduğunu bilmeliyiz.
“SANKİ BU TOPRAKLARDA MEVLANA, HACI BEKTAŞ-I VELİ YOKTU”
Bugün yapılanın, süren gayretin bir kesimi olduğuna vurgu yapan İmamoğlu, şöyle konuştu:
*Yani daha yakın bir vakitte kayyum atanan belediyeler… Artık bu ülkede bir partinin kapatılması konuşuluyor. Hukuksuz biçimde mahpusta yatan insanlar…
*Yani güya bu topraklarda Mevlana yoktu, güya bu topraklarda Hacı Bektaş-ı Veli yoktu… Bugün 21. Yüzyılda, ‘sen-ben’ hengamesi, ‘siz-biz’ arbedesi, ‘ben ve diğerleri’ anlayışı… akıl alır üzere değil yani. Ve buradan ülkenin geleceğini planlamaya çalışan bir güruh, bir ekip… lakin biz bu güruha bu fırsatı vermemeliyiz ve vermeyeceğimizi de düşünüyorum.
*Ben, Alevi vatandaşlarımızın inanç prensiplerinin, Ömür prensiplerinin altına, ‘Tamamını kabul ediyorum’ diye imza atacak bir şahısım.
*Çünkü, her birisi bu toprakların hislerini taşıyor. Yani benimle ayrılaşan, aykırılaşan hiçbir tarafı yok.
*O bakımdan, prensiplerini alıp uyguladığınızda, bugün memleketimizin hiçbir bölümüne muhalif istikbal bir tarafı yok. Kendimi Fazla huzurlu buluyorum ziyaretlerimde, buluşmalarımda.
“GERGİNLİKTEN BIKTIK”
Toplantının moderatörlüğünü yapan Alevi Dernekleri Federasyonu Yönetim Heyeti Lideri Celal Fırat da şunları söyledi:
*İktidar, birinci geldiğinde ‘Biz mağduruz’ diyordu. Ki mağdur olduklarına inandığımız mevzular da vardı. lakin şu Lahza kendini düşünen, herkesi ötekileştiren, sınıflara bölen bir zihniyetle karşı karşıyayız.
*O mana biz, nitekim canı gönülden dayanak verdiğimiz, oy verdiğimiz sizlere bu yapılanları reva görmüyoruz. Yapılanları kınıyoruz. Demokrasinin Tüm hoşluklarının Türkiye’de artık oluşmasını, Türkiye’nin bu sorunları aşmasını Dilek ediyoruz. Her gün gerginlikler…
*Artık problemlerimiz, problemlerimizi dinlendirmekten çok, daima birlikte halay çekmek istiyoruz, türkü söylemek istiyoruz.
*Bu hoşluklarla biz Türkiye’de buluşmak istiyoruz. lakin maalesef ötekileştiren, kendisi üzere düşünmeyenleri ‘terörist’ gören, bu ülkenin yüzde 60-70’inin terörist gören mantıkla karşı karşıyayız.
Yorum Yok